M.Ö. Lefkos isimli bir hükümdarın şehri baştan yaratma düşüncesi ile şehri düşmanlardan korumak adına çember şeklinde surla çevirmesi ile Lefkoşa şu anki şeklini almıştır. Surlariçi de bu çemberin içindeki yerleşim yerlerinden oluşuyor. Surlariçi çok eski tarihlerden kalan daracık sokakların kıvrımında gezinirken tarihi binaların arasında canlı atmosferi ile Lefkoşa’nın en güzel yeri olduğunu sizlere her zaman hissettirecektir.
Arabahmet mahallesi ise; surlariçi’nin zamanında en lüks olan ve günümüzde de koruma altına alınan mahallesidir. Özelliklede fotoğrafçılar için oldukça verimli olan mahallenin ara sokaklarını dolaşmak sizleri kalabalık şehir atmosferinden alarak başka dünyalara götürmektedir.
Surlar yerleşim yerinde olduğu için ve tarih boyunca değişik amaçlarda kullanılsa da günümüzde eli işi ürünlerin satıldığı, cafelerin, festivallerin düzenlendiği, bulunduğu gözde mekanlardandır.